Tasarımda Renk
Renk, insanda uyandırdığı sonsuz etkilerden ve içerdiği anlam gizil gücünden dolayı görsel sanatların en önemli biçimsel öğesi olmuştur (Eczacıbaşı, 1997, s.1545).
Çeşitli dillerin konuşulduğu dünyamızda, birbirinin dilinden anlamayan insanlar çoğunlukla görsel iletişim araçlarından yararlanarak birbirleriyle iletişim kurarlar. Bu nedenle görsel iletişim simgeleri ve bu simgelerin oluşmasında önemli unsurlar olan renk ve biçim iletişim araçları olarak büyük önem taşımaktadır. Görsel algıda var olan renk ve biçim, bir iletişim elemanı olarak incelendiklerinde; toplumların bu kavramlara bakışlarının, yorumlayışlarının ve algılayışlarının farklı dönemlerde ayrılıklar gösterdiği anlaşılmaktadır. Toplumların tek başına renge bakışlarının farklılığı; o toplumun ekonomik, kültürel, sosyal ve inanç yapılarının ya da ideolojilerinin farklılığından kaynaklanmaktadır (Teker, 1999, s.186).
Renklerin grafik ya da resim sanatında kullanımında şu unsurlar otomatik olarak birlikte çalışırlar:
- Genel sembolik içeriği,
- Estetik değerleri,
- Duygusal değerleri ve illüzyonist güçleri,
- Sebep oldukları çağrışımlar
Bütün bu etkenler, hem dikkat çekme değerini hem de hatırlama değerini son derece etkiler ve kendi aralarında da etkileşirler (Kanat, 2003, s.144).
Tasarımın en önemli öğelerinden biri şüphesiz ki renktir. Bu nedenle tasarımda oynadıkları rol ile orantılı olarak renkleri incelemek, renklerin estetik, psikolojik ve sembolik etkilerini analiz etmek gerekmektedir.